Ana Sayfa / Yapılar
LAODIKEIA ANTİK KENTİ
|
SURİYE KAPISI
Doğu yönde kentin modern giriş kapısının hemen güney tarafında kesilmiş traverten bloklardan yapılmış üç kemerli geçişi olan, ancak yıkılmış durumdaki Suriye Kapısı bulunur. Bu kapı, İmparator Domitianus (MS 81-96) zamanında MS 84-85 yıllarında Dorik düzenli olarak yapılmış olup batıda yer alan Efes Kapısı ve Hierapolis Frontinus Kapısı ile çağdaştır.
![]() ![]() |
DOĞU HAMAMI
Suriye Caddesi’nin kuzey yanında tepe üzerinde Doğu Hamamı kalıntıları yer alır. Roma İmparatorluk Dönemi’ne (MS 2. yy) tarihlenen yapı, merkezi hamam plan tipinde, kesme traverten bloklardan tonoz ve kemer sistemiyle inşa edilmiştir. podyterium (soyunma), frigidarium soğukluk), tepidarium (ılıklık) ve aldarium (sıcaklık) bölümleri yer alır. Hamamın batısında yer alan dikdörtgen düzlük ise agora olabilir.
|
DOĞU BİZANS KAPISI
Kapı, Suriye Caddesi üzerinde olup MS 395-396 yılında İmparator Theodosius (378-395) ve Arcadius (395-408) tarafından alınan kararlar doğrultusunda kentin etrafı sur duvarlarıyla çevrilmiştir. Kapı ve kulelerde Roma İmparatorluk Dönemi’ne ait yapıların mimari blokları devşirme olarak kullanılmıştır. Kapı’nın iki yanında sur duvarları önünde çıkıntılı olarak yapılan kare planlı kuleler bulunur. Cadde üzerinde birisi daha geniş olan atlı arabaların kullandığı ana kapı ile daha çok yayaların kullandığı düşünülen küçük kapı olmak üzere iki giriş-çıkış vardır. Kuleler, kazı sonrası yapılan restorasyon çalışmalarıyla kalabilen orijinal blokları kullanılarak 5-6 m ayağa kaldırılmıştır. Kapı, MS 7 yy’ın başına kadar değişiklikler yapılarak kullanılmıştır.
|
DOĞU BİZANS NYMPHAEUMU
Çeşme; dıştan dışa 21.50x9.85 m, içten içe 18.70x6.80 m ölçülerindedir. Doğu Bizans Kapısı’nın Kuzey Kulesi ile sur duvarlarına bitişik ve kuzey-güney yönünde dikdörtgen planlı olarak, MS 5. yy’ın başlarında yapılmıştır. Kentin doğu girişi yanında yer alan çeşme, sur duvarı dışında yaşayanlara ve dışarıdan gelenlere su temin eden önemli bir yapıdır.
|
SURİYE CADDESİ
Kent merkezinden doğuya Suriye Kapısı’na kadar uzanan ana cadde, toplam 900 m uzunluğundadır. Cadde’nin batı köşede yer alan İmparator Caracalla (MS 211-217) Çeşmesi’nden itibaren Doğu Bizans Kapısı’na kadar olan 400 m’lik bölümünün kazısı yapılarak, ayağa kaldırılmıştır. Kazı çalışmalarında caddenin, MS 494 yılı depremi ve MS 7. yy’ın başında kentin terk edilişine kadar olan son kullanım aşamaları ortaya çıkartılmıştır. Caddenin ortasında kanalizasyon sistemi, iki yanında bir ya da iki basamakla yükseltilen portikler ve gerisindeki dükkân sıraları yer alır. Bu sistemde kuzeyde A Evi, Tapınak A, Septimius Severus Nymphaeumu, Kuzey (Kutsal) Agora’nın Doğu, Merkezi ve Batı Propylonları ve dükkân sıraları; güneyde ise dükkân sıraları ile Merkezi Agora bulunur.
|
SOKAK SU DAĞITIM MERKEZİ
Suriye Caddesi üzerinde yer alan A Evi’nin batısından kuzeye ayrılan ve Laodikeia Kilisesi Doğu Sokağı’na ulaşan sokak kavşağı üzerindedir. Bu merkez, MS 494 yılı depremi arkasından kentin küçüldüğü dönemde kullanılmıştır. Devşirme mimari bloklardan 2.10x2.40 m ebatlarında yapılan merkezin ortasından su sağlayan pişmiş toprak boru, küçük havuz ve bu havuzdan üçlü süzgeçli sisteme bağlı olarak dört tarafında borularla suyun dağıtıldığını gösteren dağıtım hatları açığa çıkartılmıştır.
![]() |
SEPTİMİUS SEVERUS NYMPHAEUM
Suriye Caddesi’nin kuzey kenarında yer alan Septimius Severus Çeşmesi (A Nymphaeumu), dikdörtgen planlı (41.60x14.30 m), doğu-batı yönünde ve hippodamik sistemde tek ada üzerinde uzanmaktadır. Dikdörtgen havuzun üç tarafını çeviren iki katlı yapının, birinci katı Kompozit, ikinci katı ise Korinth düzeninde olup mimari cephe ile güney yönde iki basamaklı podyum üzerinde yer alan parapetler, profilli taç ve kaideleri mermerden yapılmıştır. Çeşmenin ana havuzu, nişler içinde yer alan 3 musluktan akan su ile doldurulmaktadır. Ayrıca çeşmenin caddeye bakan doğu ve batı kısımlarına birer adet aslan heykeli yerleştirilmiştir. Anıtsal çeşme kahverengi, gri, damarlı sütunlar ve çok renkli duvar kaplamalarıyla Merkezi Agora karşısında yer alan gösterişli bir yapıdır. Yazıtına göre, İmparator Septimius Severus’a (MS 193-211) ithaf edilmiş ve MS 494 yılı depremine kadar kullanılmıştır.
![]() |
A EVİ
Suriye Caddesi’nden kuzeye ayrılan iki ara sokak arasında yer alan ada üzerinde bulunur. A Evi, birbiriyle bağlantıları olan odalardan meydana gelen üç iç avlulu (peristylli) evden oluşan bir yapı kompleksidir. Mevcut yapı duvarlarında görülen freskler, MS 3.-4. yy’da mekânın konut olarak kullanıldığını göstermektedir. Ancak bulunan pithos (küp), su tahliye haznesi ve kanalı ile tuğla taban döşemeleri, MS 5.-6. yy’da yapıda çeşitli değişiklikler yapılarak üretim atölyesine dönüştürüldüğünü ortaya koymuştur.
Yapı kompleksinde beş kullanım evresi tespit edilmiştir. Kompleksin, caddenin kuzey portiği üzerinden dükkân girişleri gerisinde havuzlu şarap içmek için yapılmış oturma mekânları ve şarap soğutma kuyuları ile bunların gerisinde yer alan depoları bulunur. Kazı çalışmalarında bununla ilgili olarak bol miktarda terazi, gram ve sikke gibi alışverişle ilgili malzemeler ele geçmiştir.
2006 yılında başlanan ve 2000 m2’lik ada (insula) üzerinde inşa edilen A Evi’nde, 2010 yılında çalışmalar tamamlanmış olup 3 peristylli avlu etrafında toplamda 47 mekân, 5 dükkân ve 2 koridor ortaya çıkarılmıştır. Özellikle A Evi, peristylli avlu, çeşmesi, havuzu, fırını ve bu alanın çevresine sıralanmış diğer mekânları ile tipik Roma İmparatorluk Dönemi sivil konut mimari planını yansıtmaktadır. Kazılan alanlardaki mimari özellikler, ele geçen sikke, seramik, cam, kemik ve metal buluntuların ışığında A Evi olarak adlandırılan yapı, MS 1. yy’dan, 7. yy başına kadar kullanılmıştır.
|
TAPINAK A
Yapı, Suriye Caddesi’nin kuzey yanında etrafı portiklerle çevrili (58x42.33m, 54 adet Korinth başlık taşıyan sütunlu) dikdörtgen avlunun kuzey sonunda yer almaktadır. Korinth düzenindeki prostylos (4 burgu yivli sütunlu) planlı tapınak (27.75x13.60 m), yüksek podyumlu traverten bloklardan yapılarak, üzeri mermer kaplanmıştır. Hippodomik sistemde tapınak derinlemesine iki ada üzerine inşa edilmiştir. Tanrıça Artemis, Tanrı Apollon ve İmparatorluk Kültüne adanmıştır. Antoninler Dönemi’nde (MS 2. yy) yapılan tapınak, İmparator Diocletianus Dönemi’nde (MS 284-305) büyük çaplı tamirat geçirmiştir.
Tapınak MS 4. yy’da Hıristiyanlığın resmî din olarak (Büyük Constantinus zamanı MS 306-337) kabul edilmesiyle birlikte yanında yer alan Laodikeia Kilisesi’nin dinî arşivi olarak kullanılmış, tüm antik kenti etkileyen MS 494 yılı depremiyle birlikte yıkılmıştır. MS 7. yy başında İmparator Focas Dönemi’nde (MS 602-610) meydana gelen depremle antik kent tamamen yıkılmış ve Denizli içine taşınmıştır. Bu tarihten itibaren tapınak, mimari malzemeleri taş ve kireç ocağı olarak kullanılarak, çok büyük ölçüde tahrip edilmiştir.
Tapınak A’da Prostylos (4 adet tapınak ön cephe) sütunları ve az sayıda kalabilen avlu portiği sütunları ile birlikte toplamda 19 sütun ayağa kaldırılmıştır. Merdiven basamakları ve iki yanındaki korkuluklar restore edilmiştir. Tapınağın içine girişi sağlayan Naos kapısı anastylosis (orijinal hali) esas olmak üzere restore edilmiş ve yan duvarların yükseltilmesiyle Tapınak cephesine üçüncü bir boyut kazandırılmıştır.
Tapınak A’nın naos (kutsal oda) altındaki tonozlu mekânın üst kısmı çelik konstrüksiyon ve kırılmaz cam ile kapatılmıştır. Bu alan aynı zamanda Pamukkale ve Lykos (Çürüksu) Ovası’nı gören muhteşem manzaralı bir seyir terası olma özelliğine de sahiptir.
|
JOKEY KULÜBÜ
İmparator Septimius Severus Nymphaeumu’nun kuzeyinde yer alan yapı, doğu batı yönünde dikdörtgen planlıdır. Peristylli avlu, çeşme ve doğudaki dikdörtgen planlı salondan oluşan yapıya giriş, avlunun batı cephesinde bulunan ve bu yöndeki ara sokağa açılan kapıdan sağlanmıştır. Kapısının üzerinde yer alan yazıtına göre, Yeşillerin Jokey Kulübü binasıdır ve MS 4. yy’a tarihlendirilir.
|
MERKEZİ AGORA
Suriye Caddesi’nin güney yanında yer alan ve üç tarafı iki basamakla yükseltilen portiklerle çevrili olan Merkezi Agora, dikdörtgen (112x60 m) planlıdır. Agora’nın kuzeyinde Suriye Caddesi olup güney portiğinin arkası, Merkezi Hamam duvarıdır. Batı ve doğu portiklerin arkasında ise dükkân girişleri bulunur. Portiklere ait sundurma çatıların hatılları, doğu ve batıda dükkân duvarları üzerine oturtulmuştur. Erken Bizans Dönemi’nde agora ortasına Korinth başlıklı bir anı sütunu yapılmıştır. Merkezi Agora, kentin en işlek yerinde ticari ve sosyal hayatın can damarını oluşturmuştur.
![]() |
MERKEZİ HAMAM
Merkezi Agora’nın güneyinde yer alan yapı 89.60x57.60 m’lik kapalı alana sahiptir ve sıralı hamam tipinde yapılmıştır. Caldarium (sıcaklık), tepidarium (ılıklık), frigidarium (soğukluk) ve apodyterium (soyunma mekânları) kısımlarına, kuzeyde Laodikeia’ya özgü olarak apsisli havuz ile ikinci apodyterium ve frigidarium bölümleri eklenmiştir. Batıda ise üç kemerli giriş bulunur. Roma İmparatorluk Dönemi’ne (MS 2. yy) tarihlenen yapı, MS 494 yılı depreminde yıkılmıştır. Bu tarihten sonra, hamam işlevinin dışında MS 7. yy’a kadar kullanılmıştır.
![]() |
MERKEZİ KİLİSE
Suriye Caddesi’nin güney yanında yer alan Merkezi Kilise, yer radarı taramaları sonucunda tespit edilen yapılardan birisidir. Kilise dışta 17.00x20.10 m ölçülerinde kuzey-güney doğrultusunda farklı şekilde enine dikdörtgen planlıdır. Batısında narteks ve bir çeşme yapısı yer alır. Narteks kısmından her bir nefe ayrı kapılardan geçilmiş olmalıdır. Kuzey nef ve ortada yer alan ana nefin kapısı yerindedir. Kilise, Roma İmparatorluk Dönemi’ne ait bir yapının düzenlenmesiyle oluşturulmuştur. Orta aks kilise olarak kullanılmış ve sonunda yarım yuvarlak apsis yer alır. Bunun iki yanında yer alan mekânlar ise olasılıkla sadece seromoni sırasında pastoforion (prothesis ve diakonikon-hazırlık mekânları) olarak kullanılmıştır. Güney tarafta ise mutfak bölümü bulunur. Kilise ve iki yanında yer alan mekânların tabanı opus sectile döşemelidir. Duvarların alt bölümleri mermer kaplama, üst kısımları ise freskli yapılmıştır. MS 7. yy’dan sonra mermer kaplama ve opus sectile döşemeler sökülerek taşınmış olup yerinde çok azı korunabilmiştir. Çalışmalar sonucunda ele geçirilen sikkelere göre Merkezi Kilise’yi MS 4. yy’ın sonu-5. yy’ın başına tarihlendirmek mümkündür.
![]() |
CARACALLA NYMPHAEUMU
Anıtsal çeşme, Suriye Caddesi ile güneye devam eden Stadyum Caddesi’nin kesiştiği noktada yer alır. Köşede olması itibariyle iki cepheli inşa edilen yapı, farklı planıyla dikkati çekmektedir. Köşede kare havuz ve onun iki yanında yarım yuvarlak birer havuz daha yer alır. İki katlı planlanan Anıtsal Çeşme, MS 215’de İmparator Caracalla’nın (MS 211–217) kenti ziyareti şerefine yapılarak, O’na ithaf edilmiştir. Çeşmenin mermer parapet babası kabartmalarında Zeus’un Ganymedes’i kaçırması ve Theseus’un Minatouros’u öldürmesi gibi mitolojik sahneler yer alır.
|
BATI TİYATROSU
Hellenistik geleneğe göre doğal zemin oyularak yapılmış, kentin erken yerleşiminin bulunduğu yönde, öğleden sonra başlayan batı esintilerini alacak şekilde düzenlenmiştir. Batı Tiyatrosu 8 merdiven geçişi ile 9 kerkidese bölünmüş olup her iki analemma duvarının iç kısmında birer geçiş merdiveni yapılmıştır. Enine ortada tek diazoma ile iki caveaya bölünen yapıda mermer olan alt caveada 25, travertenden inşa edilen üst caveada ise 19 oturma basamağı sırası tespit edilmiştir. Tiyatro’nun cavea çapı 85 m olup analemma duvarı ile birlikte bu çap 96.0 m’ye ulaşmakta, orkestra çapı ise 22.0 m’dir. Batı Tiyatrosu yaklaşık 8000 bin kişilik oturma kapasitesine sahiptir. Orkestra etrafına yarım daireyi oluşturacak şekilde şeref koltukları (proedria) sıralanmıştır. Roma İmparatorluk Dönemi’nde ise orkestra derinleştirilmiş ve orthostat blokları ile etrafı sınırlandırılarak koltuklar (proedria) ilk basamak boyunca sıralanmıştır. Ayrıca alt cavea, 5. kerkides üzerinde tiyatronun tam ortasına gelecek şekilde yapılan yarım daire formlu şeref locası yer almaktadır. Üst caveanın kerkides’e ait basamakları üzerinde “A, Δ, Γ, Η, Λ, Μ, Ν, Σ” gibi Grekçe harfler tiyatrodaki numaralandırma ve özellikle de kabilelerin oturma bölümleri ile ilgili olmalıdır.
Hellenistik Dönem’de (MÖ 2. yy) inşa edilmiş olan Tiyatro farklı dönemlerde düzenleme ve tamiratlar geçirmiş olup MS 5. yy başında ise sahne binası kentin yarısını çeviren sur duvarlarının bir parçası olarak düzenlenmiş MS 7. yy başında meydana gelen İmparator Focas (MS 602-610) Dönemi depremine kadar kesintisiz olarak kullanılmıştır.
|
KUZEY (KUTSAL) AGORA
Kuzey (Kutsal) Agora, Suriye Caddesi’nin kuzeyinde, Batı ve Kuzey Tiyatroları arasındaki düzlükte yer almaktadır. Yapının üç tarafı portiklerle çevrili olup derinliğine beş, enine üç insulayı kaplar şekilde inşa edilmiştir. Batı portik uzunluğu 298 m, doğu portik uzunluğu 268 m, genişliği ise 128 m ölçülerindedir ve kuzey sonda portik uçları apsisli olarak sonlanan asimetrik dikdörtgen planlıdır. Bu haliyle agora 36,316 m2’lik bir alanı kaplamaktadır. Kuzey (Kutsal) Agora, Roma İmparatorluk Dönemi’nde (Augustus-Diocletianus) içinde tapınak, naiskos ve altarların olduğu kutsal bir temenos alanı iken, MS 4. yy’dan itibaren tekrar düzenlenerek sadece agora olarak kullanılmış, MS 5. yy başlarında ise kentin etrafının surlarla çevrilmesi sürecinde, agoranın kuzey sonundaki duvar surun bir parçası olmuştur.
Agora’ya Suriye Caddesi’nden merkezi, doğu ve batı propylonlar olmak üzere üç anıtsal kapıdan girilmektedir. Ayrıca Agora’nın doğusunda ve batısında, güney-kuzey yönlü uzanan iki sokak üzerinde, üçer adet yan girişler bulunmaktadır. Orijinalinde ön kısmında Ion düzeninde dipteral sütunlu galerilerin çevirdiği portiklerin üstü kırma çatı ile kapatılmıştır. Agora içinde kuzey-güney yönünde Batı Portik ve Doğu Portik önüne yerleştirilen 166’er metre uzunluğunda iki havuz yer alır. Havuzların sınırlandırdığı avlu içinde biri kentin dokuma tanrıçası Athena’ya adanmış olan Korinth Düzeninde, diğeri de kentin kurucu tanrısı Zeus’a adanmış olan Ion Düzeninde iki tapınak ve altarlar yer almaktaydı. Kentte Hıristiyanlığın yaygınlaşmasıyla birlikte İmparator Büyük Constantinus (MS 306-337) ve sonrasındaki imar faaliyetlerinde Agora içinde Diocletianus zamanı depreminde yıkılan bu tapınaklar sökülerek pagan inancına ait izler kaldırılmış, Korinth düzenindeki Athena Tapınağı sökülerek mimari blokları Doğu Portik sütunlu galerisinde, Ion Düzenindeki Zeus Tapınağı’nın mimari blokları ve başlıkları da Batı Portik sütunlu galerisinin düzenlenmesinde kullanılmıştır.
Agora içinde İmparator Augustus (MÖ 27 – MS 14) Dönemi’nden, Severuslar Dönemi’ne kadar olan zaman dilimini içine alan; kaide, sütun tamburu, Korinth ve Ion başlıklar, arşitrav, friz (baş ve girland çelenkli), geison-sima, anta taçları, naos duvarı blokları gibi mermer bloklar görülmektedir.
I. Evre: Erken İmparatorluk Dönemi, alanda ilk planlama ve dini yapıların oluşturulması. MS 60 yılı depremi tahribatı.
II. Evre: Antoninler ve Severuslar Dönemi arası, alanda yapılan imar faaliyetleri (tapınakların inşa işlerinin devam ettirilmesi, yeni dinsel yapıların eklenmesi gibi).
III. Evre: Diocletianus Dönemi (MS 284-305), kentte meydana gelen deprem arkasından yapılan tamiratlar.
IV. Evre: Büyük Constantinus Dönemi (MS 306-337), portiklerde yapılan geniş çaplı değişiklikler, agora içinde yer alan ve pagan dinine ait tapınaklar sökülmüş, Batı Portiğin kuzey ucuna mozaikli alan (kilise?) yapılmıştır.
V. Evre: II. Julianus Caesar (MS 335-360) ile MS 494 yılı depremi öncesi yapılan düzenlemelerde Doğu Propylon’un doğu kapısının kapatılması, kapı girişine bakan portik sütunları arasının duvarla örülmesi, tabanın yükseltilmesi ve yeni mekânların yapılması.
VI. Evre: MS 494 depremi sonrası Doğu Portiğin bir kısmının yıkılması, alanın büyük ölçüde terkedilmesi, yeni dinsel (kiliseler) yapılar için mimari blokların kaplama kesiminde kullanılması, niteliksiz yapılaşmaların oluşu. MS 7. yy’ın başı Focas Dönemi (MS 602-610), depremine kadar alandaki kullanımların kısmen devam etmesi.
VII. Evre: Focas Dönemi (MS 602-610) kentle birlikte Agora’nın tamamen yıkılması ve terk edilmesi.
VIII. Evre: MS 7. yy’dan itibaren alanın taş ve kireç ocağı olarak kullanımı, göçer Yörüklerin mevsimlik yerleşimleri.
|
PROPYLONLAR
Suriye Caddesi’nin kuzey üzerinde ve Merkezi Agora’nın karşısında Kuzey (Kutsal) Agora’ya girişi sağlayan üç adet propylon (anıtsal geçiş) yer alır. Bunlar caddeden kuzeye doğru dikdörtgen şeklinde bir girinti yapılarak inşa edilmişlerdir. Doğu ve Batı propylonlar Doğu ve Batı Portik içine, Merkezi Propylon ise Kuzey (Kutsal) Agora içine girişi sağlar. MS 2. yy’da yapıldığı anlaşılan Anıtsal Geçişler, İmparator Diocletianus (MS 284-305) Dönemi’ndeki depremde büyük hasar görmüş ve tamir edilmiştir. MS 494 yılındaki büyük depremde tamamen yıkılan Anıtsal Geçişler Kuzey (Kutsal) Agora ile birlikte MS 7. yy’a kadar kullanılmıştır. Bundan sonra ise alanlar taş ve kireç ocağına dönüştürülmüştür.
|
KUZEY (KUTSAL) AGORA GÜNEY PORTİK
Batı ve Kuzey Tiyatroları arasında inşa edilen Kuzey (Kutsal) Agora’nın güney sınırını oluşturan ve doğu-batı doğrultulu 128 m uzunluğunda olan Güney Portik Suriye Caddesi’nin Kuzey Portiği gerisinde yer almaktadır. Agora’nın güney portiği ile Suriye Caddesi’nin kuzey portiği arasında ise dükkân sıraları bulunmaktadır. Güney Portik üzerinden Agoraya giriş Doğu, Batı ve Merkezi Propylon olmak üzere üç anıtsal girişle sağlanmaktadır. Güney Portik üç basamaklı bir krepidoma ve stylobat üzerinde yükselmekte olup çift sıra sütunlu, Attik-Ion kaideli ve Ion düzeninde inşa edilmiştir. Merkezi Propylon girişinden, doğu yöndeki Geç Dönem Duvarına kadar 9 adet sütun ayağa kaldırılmış olup bu bolümde depremde sıralı olarak yıkılan traverten duvarın agoraya bakan cephesi fresklerle bezelidir. Portiğin batı yöndeki köşe sütununa kadar olan bölümünde ise 11 adet sütun ayağa kaldırılmıştır. Pagan inancında kutsal temenos olarak kullanılan agorada Hıristiyanlığın yayılmasına bağlı olarak yeni düzenlemeler yapılmış, bu aşamada Güney Portiğin MS 1.-3. yy mimari blokları tamir edilerek ve üzerleri kemerli tuğlalarla yükseltilerek tekrar kullanılmıştır. Ayrıca mermer kaplama olan avlu tabanın geç dönem kullanımında bir bölümü sökülerek sıkıştırılmış toprak ile düzenlenmiştir. Geç dönem kullanımında mermer taban ve portik stylobatı üzerine grafiti, oyun tablaları, christogramlar ve haç gibi Hristiyanlık ile bağlantılı çeşitli kazıma motifler yapılmıştır.
|
KUZEY (KUTSAL) AGORA DOĞU PORTİK
Doğu Portik, Suriye Caddesi’nin kuzeyinde, Batı ve Kuzey Tiyatroları arasında 36,316 m2’lik alanı kaplayan Kuzey (Kutsal) Agora’nın doğu sınırını oluşturmaktadır. Kuzey-güney yönünde üç basamaklı bir krepidoma üzerinde yükselen doğu Portik 268 m uzunluğundadır. Avlu tabanından itibaren portik üst yapısı ise 10.80 m yüksekliğe sahiptir. Portik üzeri 13.00 m genişliğinde iki yana kırma çatı ile kapatılmış olmalıdır. Genellikle üç tamburdan oluşan sütunların alt kısımları yarım yivli olarak yapılmış olup bazılarının üzerinde ithaf edenlerin isimlerinin yer aldığı tabula ansatalar bulunmaktadır. Bir sütunun ikinci tamburunun üst kısmında ise yiv içinde yapılan tanrıça Athena büstünün varlığı sökülen tapınağın kime ait olduğunu net olarak göstermektedir. Krepidoma üstünde doğuya doğru ortalama 13.00 m genişliğinde ancak temel seviyesinde korunabilmiş olan portik doğu duvarı yer alır. Tamamı büyük boy kesme traverten bloklardan oluşturulmuş olan duvarda yer yer devşirme mermer bloklar da kullanılmış olup bu duvar üzerinde ara sokağa geçişin sağlandığı üç kapı açıklığı vardır. Doğu Portik önünde Batı Portikte olduğu gibi kuzey-güney uzantılı 166 m uzunluğunda bir havuz yer almaktadır. Avlu tabanının hemen altında havuz ile krepidoma sırasına paralel şekilde devam eden kanalizasyon hattına ait kapak taşları bulunmaktadır. Bunlar belirli aralıklarla yapılmış olup anıtsal portiğin çatı, avlu ve havuz sularını direne etmiştir. Buna bağlı olarak bir hatta krepidoma altından doğuya yönlendirilmiş olup portik doğu duvarı dışında yer alan kanala bağlanmıştır. Kentte Hıristiyanlığın yaygınlaşmasıyla birlikte İmparator Büyük Constantinus (MS 306-337) ve sonrasındaki imar faaliyetlerinde Agora içinde Diocletianus zamanı depreminde yıkılan tapınaklar sökülerek pagan inancına ait izler kaldırılmış olup Korinth düzenindeki Athena Tapınağı sökülerek mimari blokları Doğu Portik sütunlu galerisinin düzenlenmesinde kullanılmıştır. Doğu portiğinin kuzey ucunda Erken Bizans Dönemi’nde kullanımı devam eden apsisli bir yapı yer almakta olup yapının traverten blokları sıralı olarak doğuya doğru yıkılmıştır. Buna bitişik olarak MS Erken 5. yy’da yapılan surlar uzanır. Apsisli bölüm Erken Bizans Dönemi’nde yapıya eklenmiş olmalıdır. Apsisli yapının içinde Erken Bizans Dönemi’nde kullanıldığı anlaşılan mermer kaplama atölyesi açığa çıkartılmıştır.
|
KUZEY (KUTSAL) AGORA BATI PORTİK
Batı Portik, Suriye Caddesi’nin kuzeyinde, Batı ve Kuzey Tiyatroları arasında 36,316 m2’lik alanı kaplayan Kuzey (Kutsal) Agora’nın batı sınırını oluşturmaktadır. Kuzey-güney yönünde üç basamaklı bir krepidoma üzerinde yükselen Batı Portik 298 m uzunluğunda olup Batı Propylon’dan giriş yapılmaktadır. Ayrıca batısında kuzey-güney uzantılı sokak üzerinden de üç girişi vardır. Kentte Hıristiyanlığın yaygınlaşmasıyla birlikte İmparator Büyük Constantinus (MS 306-337) ve sonrasındaki imar faaliyetlerinde Agora içinde Diocletianus zamanı depreminde yıkılan Ion Düzenindeki Zeus Tapınağı’nın mimari blokları ve başlıkları Batı Portik sütunlu galerisinin düzenlenmesinde kullanılmıştır. Batı Portiğin kuzey bölümünde beş adet, güney bölümünde ise 17 adet sütun ve başlıkları depremde doğu yöne doğru yıkıldığı haliyle açığa çıkartılmış olup restorasyon çalışmaları ile ayağa kaldırılmıştır. Önlü arkalı çift ve 11 sıra halinde depremde düzgün sıralı bir şekilde yıkılmış ve portik içine bakan bölümü freskle kaplı olan portik arka duvarının 57 m’lik bölümü ayağa kaldırılmıştır. Mimari bir cephenin betimlendiği fresklerde renk olarak çoğunlukla mavi, kırmızı kullanılmış ve geometrik motifler tercih edilmiştir. Batı Portik önünde, Doğu Portik’te olduğu gibi kuzey-güney yönlü ince uzun dikdörtgen bir havuz yer almaktadır. Havuzun güney ucu apsidal olup bu alanda MS 4. yüzyıl düzenlemesi olarak güney apsisin 13 m kuzeyinde ikinci bir apsis yapılarak havuz küçültülmüştür. Havuzun güneyden kuzeye doğru uzanan 43. m’sinde havuz üzerinden doğu-batı yönlü geçişi sağlamak amacıyla yapılmış bir köprü ortaya çıkarılmıştır.
|
KUZEY (KUTSAL) AGORA BATI PORTİK KUZEY MOZAİKLİ ALAN (KİLİSE?)
Kuzey Mozaikli Alan (Kilise?) Suriye Caddesi’nin kuzeyinde, kentin Batı ve Kuzey Tiyatroları arasında kalan ve yaklaşık 36.000 m2’lik bir alanı kaplayan Kuzey (Kutsal) Agora’nın kuzeybatı ucunda yer almaktadır. Mozaikli Alanın kuzey sonunda apsis ve apsisi doğu-batı doğrultulu kesen bir duvar ile bu duvarın güneyinde yaklaşık 300 m2’lik bölümde bir kısmı tarımsal faaliyetler nedeniyle tahrip olmuş mozaik taban açığa çıkartılmıştır. Bu bölüm MS 4. yy itibariyle olasılıkla bir kiliseye dönüştürülmüş olup mozaikler tamamen sarı, beyaz, siyah, kırmızı, eflatun, krem ve kahverengi taşlardan ağırlıklı geometrik dizaynlı (labirent, kare, daire, urgan, sarmal, prizma, kanca vb.), yıldız, pelta kalkan ve yaprak süslemelidir.
|
KUZEY KİLİSESİ
Kuzey ve Batı Tiyatroları arasında kalan ve Lykos Ovası’na bakan düzlükte, Kuzey (Kutsal) Agora’nın kuzey portiği üzerinde yer almaktadır. Kuzey Temenos Alanı özelliğini kaybettikten sonra inşa edilen Kuzey Kilisesi, traverten bloklardan doğu-batı yönünde üç nefli bazilikal planlı ve apsisli olarak inşa edilmiştir. Olasılıkla MS 494 yılı depremi arkasından yapılarak MS 6.-7. yy’lar arasında kullanılmıştır.
|
KUZEY TİYATRO
MS 2. yy’da yapılmış olan Tiyatro, tamamen Lykos Ovası’na bakmakta olup topografyaya uygun şekilde yamacın oyulmasıyla inşa edilmiştir ve kuzeydoğuya bakmaktadır. Tiyatro’nun mermer oturma basamakları deprem ve tahribat nedeniyle büyük ölçüde kaymıştır. Alt cavea’da 9 kerkides ve 23 oturma sırası, üst cavea’da ise 16 kerkides ve 26 oturma sırası sayılabilmektedir. Ortada 2.30 m genişliğinde tek diazoma’lı olan yapı 112 m cavea çapında olup çevre duvarı (analemma) çapı 121.5 m’yi bulur, sahne yay şeklinde kavisli ve orkestrası daha geniştir. Oturma basamakları üzerine kentteki dernekler ve ileri gelen ailelerin isimleri yazılmıştır. Yapı yaklaşık 12000 kişilik oturma kapasitesine sahiptir. Tiyatro değişik tamiratlarla MS 7. yy’a kadar kullanılmış, bundan sonra da alan taş ocağına dönüştürülmüştür.
|
EFES KAPISI
Batıda yer alan orijinal Roma İmparatorluk Dönemi Kapısı, MS 84–85 İmparator Domitianus Dönemi (MS 81-96) imar faaliyetleri sonucunda yapılmıştır. Bu döneme ait Laodikeia’da yer alan dört kapıdan en sağlam olanıdır. Kapı, tipolojik olarak Hierapolis Frontinus Kapısı’na benzemektedir.
|
BATI HAMAMI
Aphrodisias Caddesi’nin yaklaşık 50 m doğusunda doğu-batı yönünde dikdörtgen planlı (70x36 m) olan yapı, sıralı plan tipinin güzel örneklerinden birini oluşturmaktadır. Kesme traverten bloklardan yapılan Batı Hamamı’nda frigidarium (soğukluk), tepidarium (ılıklık) ve caldarium (sıcaklık) kısımları, yapı içinde belirgin olarak görülebilmektedir. Batı Hamamı MS 2. yy’a tarihlenmektedir.
|
BOULETERİON (MECLİS BİNASI)
Güney Agora’yla bağlantılı olan yapının, çevre (analemna) duvarıyla birlikte çapı 35 m’dir. Cavea çapı ise 30 m’dir. Güneye bakan ve Greko-Romen tarzda yapılmış olan cavea’nın 7–8 sıra mermer oturma basamakları izlenebilmektedir. İmparator Hadrianus (MS 117-138) zamanına tarihlenen yapı, yaklaşık 500–600 kişi alabilecek kapasitededir.
|
GÜNEY AGORA
135x90 m ölçülerindeki dikdörtgen planlı olan agora, Bouleuterion ile Güney Hamam Kompleksi arasında yer almakta olup her iki yapıyla da bağlantılıdır. Agoradaki mevcut mimari bloklarının bezemeleri, MS 2. yy’ın stil özelliklerini yansıtmaktadır. Güney Hamam Kompleksi ve Bouleuterion’la birlikte İmparator Hadrianus’un MS 135 yılı ziyareti anısına planlanarak yapılmış olmalıdır. Meclis Binası yanında olması sebebiyle bir siyasi agoradır.
|
GÜNEY HAMAM -GYMNASIUM KOMPLEKSİ
Laodikeia’nın en sağlam kalabilen yapı kompleksi olup kesme traverten bloklardan düzgün işçilikle yapılmıştır. 133x75 m ölçülerindeki Güney Hamam-Gymnasium yapı kompleksi, bölgeye özgü farklılık gösteren “sıralı ikiz hamam” plan tipini yansıtmaktadır. Güney Hamam Kompleksi’nin güney tarafında yer alan stadyum ve stadyumdan geçişleri sağlayan bölümlerin olması, diğer taraftan kuzeyde agora ile bağlantısı bakımından da farklı bir yapı kompleksidir. Hamam aynı zamanda stadyumda idman ve müsabaka yapan sporcuların yıkandıkları bir komplekstir. MS 135 yılında İmparator Hadrianus’un (MS 117-138) Laodikeia’yı ziyareti şerefine Prokonsül Gargilius Antiquus’un yönetim zamanında yapılarak İmparator ve karısı Sabina’ya ithaf edilmiştir.
|
I. SU DAĞITIM TERMİNALİ (CASTELLUM AQUAE)
Antik kentin güneyinde stadyum ile hamam kompleksinin doğu yanında yer alan I. Su Dağıtım Terminali (castellum aquae) mevcut haliyle deniz seviyesinden 278 m yüksekliktedir. Traverten bloklardan inşa edilen Su Dağıtım Terminali’nin mevcut yüksekliği ise 7 m civarındadır. Sisteme su, Denizli Başpınar kaynağından alınan ve güneyde Eskihisar Mahallesi’nin batı yamaçlarında yer alan ikiz traverten boru hattından sağlanmıştır.
|
STADYUM
Ticaretle zenginleşen kentte, birçok anıtsal yapılar yapılmış ve spora, kültüre büyük önem verilmiştir. Yapı, antik kentin güneyinde kuzeybatı-güneydoğu aksında inşa edilmiş olup uzunluğu 285 m, genişliği ise 70 metredir. Bu haliyle 20–25 bin kişilik oturma kapasitesine sahip önemli bir tesistir. Tamamen doğal zemin oyularak yapılmış çift sphendone’li yapının, oturma basamakları mermerden inşa edilmiştir. MS 79 yılında Laodikeia’nın zengin bir ailesi (Nicostratus) tarafından yaptırılmış olup İmparator Titus’a (MS 79-81) ithaf edilmiştir. Yapının daha çok kuzey, güneybatı yönlerindeki ve batı sphendone tarafındaki oturma basamakları sağlam kalabilmiştir. Merdiven geçişleriyle 34 bölüme (kerkides) ayrılan yapının kuzey tarafında sayılabilen basamak sayısı 25’tir.
|
II. SU DAĞITIM TERMİNALİ (CASTELLUM AQUAE
I. Su Dağıtım Terminali’nin yaklaşık 430 m kuzeyinde ve deniz seviyesinden 291 m yüksekliktedir. Burası topografik açıdan, antik kente su verebilecek en uygun yerdir. Bu nedenle I. Su Dağıtım Terminali’ne göre kentin çoğuna su sağlayan ve daha büyük olan kompleks bir yapıdır. II. Su Dağıtım Terminali’nin kuzeybatı tarafındaki çaytaşı+kireç harç olarak yapılan blokaj, Geç Antik Çağ düzenlemelerine aittir. Yapının mevcut kalıntıları, Roma İmparatorluk ve Geç Antik Çağ’a ait olmalıdır.
|
KİLİSELİ PERISTYLLİ EV
Yapı, kent planı içerisinde Suriye Caddesi’nden ayrılarak Kuzey Tiyatrosu’na ulaşan Tapınak Doğu Sokağı’nın kuzeybatı ucunda, Kuzey Tiyatrosu’nun güney analemna duvarına bitişik şekilde inşa edilmiştir. Kazı çalışmaları sonucunda bir insula üzerinde yer alan yapının toplamda; doğusunda (ev kilisesi) ve batısında apsisli iki salon, bir Peristylli avlu, bir Atrium, bir hamam, bir latrina ve 19 mekân (yaşam alanı) olmak üzere toplamda 25 mekânı açığa çıkartılmıştır. Tapınak Doğu Sokağı’na bakan doğu bolümde yer alan Apsisli Doğu Salon orijinal kullanımda belki de bir yemek salonu ya da kadınlara ayrılan bir bölüm olarak tasarlanmış olup daha sonra ev kilisesine dönüştürülmüş olmalıdır. Bu bölümde dış nartheks opus spicatum döşemeli olup christogram ve tanrının gözleri yapılmıştır. Apsisli salon ise opus sectile taban döşemelidir. Peristylin batısında yer alan Apsisli Batı Salon daha büyük olup girişin iki yanında birer nişli ceşmesi ve opus sectile taban döşemesiyle büyük ve zengin dekorasyonlu özel bir bölümdür. Bu salona açılan kuzey ve güneydeki dört mekânda da görülen zengin işçilik bu bölümün evin önde gelen bireylerinin yaşam alanları ya da oturma/kabul odası olduğunu düşündürmektedir. Kuzeyde yer alan mekanlar Kuzey Tiyatrosu analemma duvarı ile ortak duvarı kullanmakta olup bu mekanların kapılarının üst diazomaya açılmasından dolayı dükkân olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Güneydeki mekanlar ise daha çok günlük hayatın devamı için gerekli olan ihtiyaçlar için ayrılmıştır. Özellikle evin güneydoğusunda yer alan mekanlarda elde edilen veriler burada küçük bir hamam, havuz ve latrinanın varlığını ortaya koymuştur. Ayrıca güneyde peristyle açılan 4 sütunlu bir de atrium bulunmaktadır. Atriuma ait sütunlar, İmparator Focas Dönemi’nde yaşanan (MS 602-610) depremde yıkıldığı şekliyle bulunmuştur. Kiliseli Peristylli Ev MS 3. yy’dan, MS 7. yy’ın başına kadar farklı düzenlemeler ile sürekli kullanılmıştır.
İki kat olduğu düşünülen ev, kentin en gözde yerinde olan konumu, büyüklüğü ve mimari özellikleri dikkate alındığında Laodikeia’nın zengin ve tanınmış ailelerinden birine ait olmalıdır. Kiliseli Peristylli Ev’de, zaman içinde kullanımdan doğan ihtiyaçlara bağlı olarak değişiklikler yapılmasına rağmen, bir Roma Dönemi klasikleşmiş ev plan tipini, Geç Antik Çağ’da da koruyabilmiştir.
|
LAODIKEIA KİLİSESİ
Laodikeia antik kentinde 2010 yılı kazılarında tespit edilen ve aynı yıl kazı çalışmaları tamamlanan Laodikeia Kilisesi, ızgara sistemindeki (hippodamik) plana göre Suriye Caddesi’nden ayrılan ve Kuzey Tiyatrosu’na ulaşan ara sokak üzerinde kentin kuzeydoğu bölümüne konumlandırılmıştır. Bu yönüyle Kilise, Tapınak A’nın kuzeydoğu yanındadır. Kilise, doğu-batı yönlü bir adayı (insula) kaplayacak şekilde planlanmış olup yapıyla bağlantılı olan güneybatı ve kuzeydoğu sokaklar üzerinde birer adet çeşme yer alır.
Hıristiyanlık tarihinde daha önce hiç görülmemiş bir plan tipine sahip olan Laodikeia Kilisesi biri doğuya (apsis), beşi kuzeye ve beşi de güneye bakan toplam 11 (ikisi nartekste) adet apsidiole (yarım daire nişler) sahiptir. Laodikeia Kilisesi’nin en kutsal mekânını temsil eden naos (kutsal oda) içerisinde; traverten bloklarla örülmüş ve devasa yapının çatısını taşıyan ikisi syntronon’un iki yanında olmak üzere 10 adet ayak, prothesis ve diakonikon (dini ritüel hazırlık odaları) mekanları, ambon (vaaz kürsüsü), bema (sunak masasının bulunduğu bölüm) ve doğuya bakan ana apsis içerisinde synthronon (ilahi koro ve din görevlilerinin oturduğu bölüm) yer almaktadır. Devasa ayaklar naosu sınırlandıran kuzey duvarları ve güney duvarlarında nişler arasında olmak üzere, kendi aralarında kemerlerle birbirine statik ve yükseklik sağlamak üzere bağlanmıştır. Kiliseye ara sokak üzerinden biri kuzeyde, biri güneyde yer alan iki kapıdan girilir. Narteks kuzey-güney yönlü olup buradan üç ayrı kapıdan naos kısmına geçilir. Kilise mimarisinin bir özelliği olarak naos odası kuzey, orta ve güney olmak üzere bazilikal planlı üç nefe (koridor) ayrılmıştır. Kuzey ve Güney nefler bitkisel ve geometrik tarzda yapılmış mozaik döşemeye sahiptir. Mozaikler üzerinde haç içinde iki adet dini görevlinin adı yer alır (Protodiakon Polykarpos ve Diakon Aleksandros). Orta nef ve pastoforion tabanları ise opus sectile (geometrik şekilli mermer plakalarla oluşturulan döşeme) döşemeye sahiptir. Ayrıca ayakları birbirine bağlayan kemerlerin iç kısımları da mozaik süslemelidir. Diğer taraftan kilise duvarları panolar halinde mermer kaplama ve fresklerle süslenmiştir.
Yapının en önemli mekânlarından birisini oluşturan opus sectile döşemeli vaftizhane odası içerisinde Hıristiyanlık tarihinin en eski ve sağlam kalabilmiş olan haç planlı mermer kaplamalı vaftiz havuzlarından birisi yer almaktadır. Bu bölüme narteks kısmının kuzeyinden başlayan bir koridor ile ulaşılmaktadır. Kilise MS 494 yılı depreminde büyük hasar görerek tamir edilmiş ve İmparator Focas (MS 602-610) Dönemi depreminde ise tamamen yıkılmıştır.
Laodikeia, Hıristiyanlık âlemi için çok önemlidir. Çünkü kent MS 4. yy’dan itibaren Hac Merkezi olma özelliğine sahip olmuştur. Bu nedenle İncil’de adı geçen ve Laodikeia Kilisesi (halkı ifade eden) adına mektup gönderilen bir kentte böyle bir kilisenin ortaya çıkarılması, bu kutsallığı bir kat daha arttırmaktadır. Kilise, Büyük Constantinus zamanında (MS 306-337), Hıristiyanlığın MS 313 yılında serbest bırakılmasıyla birlikte yapılmıştır. Üst koruma çatısı yapılan kiliseyi, ziyaretçiler cam gezi bantları üstünde dolaşabilmektedirler.
|
STADYUM CADDESİ
Doğu-batı yönlü Suriye Caddesi’ni, Caracalla Nymphaeumu’nun batı kenarından, kuzey-güney yönlü olarak kesen cadde, stadyuma doğru yöneldiği için Stadyum Caddesi olarak adlandırılmıştır. Caddenin iki yanında portikler ve gerisinde dükkân sıraları yer alır. Portiklerin bir kısmında kalabilen opus sectile (geometrik mermer) döşemeler görülebilir.
Stadyum Caddesi’nin, Caracalla Nymphaeumu önünde Suriye Caddesi ile kesiştiği göz önüne alındığında, bu caddenin de Dorik cepheli olarak İmparator Domitianus (MS 81- 96) zamanında, S. Iulius Frontinus’un proconsul’lüğünde MS 84-85 yıllarında tekrar düzenlendiği anlaşılmaktadır. Daha sonra cadde, MS 2. yy sonu – 3. yy başında, olmak üzere, MS 7. yy’ın ilk yarısında Laodikeia’nın terk edilişine kadar geçen süreçte sürekli değişiklikler yapılarak kullanılmıştır.
Stadyum Caddesi, Batı Tiyatrosu, Stadyum, Güney Hamamı-Gymnasium Kompleksi, diğer taraftan batı uzantılı Efes Portikosu ve Efes Caddesi ile bağlantılıdır. Stadyum Caddesi’nin Batı Tiyatrosu’na uzanan kısmı MS 5-6. yy’da kapatılarak Suriye Caddesi ile birleştiği nokta ile sınırlandırılmıştır. Cadde üzerinde kamu ve sivil mimariye ait birden çok kullanım alanı mevcuttur. Bunların başında, Merkezi Hamam, Caracalla Nymphaeumu, B Nymphaeumu, Latrina (tuvalet) ve Su Depoları gelir. Cadde kenarında doğu ve batıda yer alan portiklerin gerisinde ise çok sayıda dükkân girişi yer alır.
Caddenin güney kısmı, II. Su Dağıtım Terminali’ne doğu akslı ulaşan ana caddeden itibaren doğu kenarında kaldırım, batı kenarında ise portik ve gerisinde dükkân sıraları yer alır. Güneyde ise Traian Anıtsal Çeşmesi ve dikdörtgen planlı Meydan ile sonlanır.
|
C YAPISI (KİLİSE)
Yapı, Caracalla Nymphaeumu’nun güneybatısında, Efes Portikosu’nun ise kuzeyinde tepe üzerinde yer alır. Traverten ve mermer bloklardan inşa edilen dikdörtgen planlı yapının genişliği 16.60 m, uzunluğu 19.50 m’dir. Kuzeybatı-güneydoğu akslı yerleştirilen yapının güneydoğusunda üç girişli kapısı ve kuzeybatıda yer alan ana apsisi (yarıçapı 8.35x4.36 m) bulunur. Üst örtü, tuğla ve kırılmış mimari mermer bloklar, traverten parçaları ve çay taşlarının harçla sıkıştırılması ile oluşturulan tonozdur. Taban ise harçlı çay taşı dolgu (opus caementicum) üzeri mermer plaka döşemelidir. İki yanda uzun cephelerde ise iki uçtakiler dikdörtgen, içtekileri yarım daire planlı olan karşılıklı dörder adet olmak üzere sekiz niş yapılmıştır. Mimari süslemelerine göre Severuslar Dönemi’ne tarihlenebilecek olan C Yapısı olasılıkla İmparatorluğun kült alanı için kullanılmıştır.
Yapıda ana apsis ve yanlarda bulunan nişler içine heykeller yerleştirildiğini gösteren, heykel kaideleri ele geçirilmiştir. Aynı şekilde üç kapılı girişin iki yanında bulunan birer aedicula içinde de heykeller yer almaktaydı. Kazılarda ele geçen sikkelere göre yapı MS 4. yy’da kiliseye dönüştürülmüştür. Bununla ilgili olarak ana apsisin iki yanına yerleştirilen mermer dikdörtgen kesitli ayaklardan güneyde olanın üzerine kırmızı boya ile altta yedi kollu şamdan üzerinde globus (dünya) ve üstüne haç yapılarak iki yanına hayat ağacı yerleştirilmiştir. Yapı MS 494 yılı depreminde yıkılmıştır. Ancak yıkılmazdan önce tüm taban döşemesi ve duvar kaplamaları sökülerek taşınmıştır.
|
B NYMPHAEUMU
Dikdörtgen planlı, 6.30x18 m ölçülerindeki B Nymphaeumunu, Stadyum Caddesi’nin doğu cephesinde ve Merkezi Hamam’ın paleastrasının güneybatı yanında konumlandırılmıştır. Anıtsal çeşme yapısının güney-güneydoğu bitişiğinde Latrina (tuvalet), doğu bitişiğinde su deposu, batı önünde ise Efes Caddesi’ne uzanan Portiko bulunur. Bu konumuyla B Nymphaeumu, batıdan Efes Caddesi’nden Portikoya gelenleri tam karşılar pozisyonda olup konumu itibariyle hem görsel olarak iki caddenin kesişme noktasında olması, hem de işlevsel olarak çevresindeki yapı ve dükkânların su ihtiyacını karşılaması bakımından kentin önemli yapılarından biridir.
Olasılıkla Korinth düzenindeki B Nymphaeumu tek katlı olarak planlanmış, havuzunun ön kısmı kabartmalı parapetlerle süslenmiştir. Orijinalde dikdörtgen havuzun üç tarafı sütunlu galerilerle çevrilerek, cephe alınlıklarla hareketlendirilmiş olmalıdır. Çeşmeye su arkasına bitişik yapılan depodan sağlamaktaydı. Bu depoya ise su, II. Su Dağıtım Terminali’nden getirilmiştir. Su künklerinin basınca dayanıklı olması için travertenden yapıldıkları görülür. Havuz içinde ele geçen mimari bloklar, Erken İmparatorluk Dönemi ile MS 3. yy arasına tarihlendirilmektedir.
|
SU DEPOSU
Anıtsal çeşmenin (B Nymphaeumu) su ihtiyacı hemen bu yapının arkasında, doğu bitişiğinde ortaya çıkartılan 4.70x7.10 m ölçülerindeki su deposu ile sağlanmıştır. Orijinalde depo yakınına kadar 0.76x0.76 m ve 0.84x0.88 m ölçülere sahip traverten bloklarla II. Su Dağıtım Terminali’nden sağlanan su, geç dönemde olasılıkla kent zayıflayınca ve alandaki su kullanımı azalınca pişmiş toprak borularla sağlanmıştır. Mevcut kalıntılarda çapı 0.24 m olan pişmiş toprak künklerle deponun güney bitişiğinde yer alan Latrina’nın kuzey duvarı altından geçirilerek, su deposunun tabanından çıkar. Depoda toplanan su öncelikli olarak batı bitişiğinde yer alan B Nymphaeumu’na sağlamaktaydı. Diğer taraftan depo aynı zamanda güney bitişiğinde yer alan Latrina’nın da su ihtiyacını karşılamıştır.
|
APSİSLİ ÇEŞME
B Nymphaeumu’nun kuzeydoğu arkasında, Su Deposu’nun kuzey bitişiğinde 2 m genişliğinde, mevcutta 2.40 m yüksekliğinde ve 1.70 m derinliğinde nişli bir havuzu bulunan çeşme yapısı yer almaktadır. Çeşmeye, kuzey ve doğu yöne bakan üç basamakla çıkılır. Çeşme havuzu, düzgün kesilmiş kare ve dikdörtgen traverten taşlarla örülmüştür. Havuz haznesi öne yerleştirilen alçak kabartmalı dikdörtgen parapet ile oluşturulmuştur. Parapet ortasında çift çizgili daire, dairenin iki yanında üç yapraklı bitkisel süsleme ile daire içinde yer alan haçlı alçak kabartmadan oluşur. Havuz haznesi zeminde ve heptagon (yedigen) bir biçim izlenen yan duvarlarda mermer plakalarla kaplanarak sızdırmaz bir zemin elde edilirken, havuz içinde mermer plaka üzerine açılan 5 cm çapındaki bir delikle havuz haznesine dolan suyun kanalizasyona aktarımını sağlamaktadır. Çeşme, MS. 5 yy’dan 7. yy başlarına kadar kullanılmıştır.
|
LATRİNA (TUVALET)
Latrina, kuzey-güney yönlü uzanan Stadyum Caddesi’nin doğu yanında, doğu-batı yönlü Efes Caddesi Portikosu’nun doğu karşısında, B Nymphaeumu’nun ise güney ve güneydoğu bitişiğinde yer alır. Yaklaşık 80 kişilik olduğu düşünülen “L” planlı latrinaya giriş, Stadyum Caddesi’ne bitişik olarak yapılmış 2.90x8.80 m ölçülerindeki dikdörtgen şeklindeki bir ön oda (vestibulum) ile sağlanıyordu. 10.40x17.00 m ölçülerindeki Latrina’nın güney kısmında 4.40x4.60 m ölçülerinde kare planlı bir havuz yer almaktadır. Üstü açık olan havuzun etrafı içe eğimli sundurma çatı ile kapatılmıştır. Latrina’nın duvar kenarlarında boydan boya tuvalet sırası bulunur. Bu sistemde oturma taşları ve onun altında atık kanalı ile önde temiz suyun aktığı açık kanal yer alır. Latrina’ya gelen temiz su, kuzeyde bitişik olarak planlanan su deposundan sağlanmaktaydı. Latrina’ya geçişi sağlayan ön odanın (vestibulum) tabanında merkezde yer alan yaban keçili mozaiklerin stili, MS 2.-3. yy özelliği göstermektedir. Veriler ışığında mevcut Latrina, MS 3. yy’a tarihlenmekte olup çeşitli değişikliklerle MS 6. yy’ın ilk çeyreğine kadar kullanım görmüştür.
|
EFES CADDESİ PORTİKOSU
Kuzey-güney yönlü Stadyum Caddesi’ni doğu-batı yönünde kesen ve Efes Caddesi’ne uzanan portikodur. Stadyum Caddesi’nden üç basamakla inildikten sonra üç kemerli girişin yer aldığı Efes Portikosu’na geçilir. Doğu-batı yönlü uzanan caddenin kuzey ve güney kenarlarında cadde boyunca uzanan havuzlar, bunların gerisinde önü kemerli portikler ve en geride de dükkânlar ve bazı mekân girişlerinin bulunduğu kapılar yer alır. Efes Caddesi Portikosu’nun toplam genişliği portikler dâhil 30.60 m’dir ve tabanı mermer döşemelidir. Efes Caddesi Portikosu olasılıkla festival, şölen veya özel günlerde hizmet veren bir protokol alanıdır. Bu özel alanın batısında basamaklarla çıkılan kemerli kapı ve doğusunda yine basamaklarla çıkılan Stadyum Caddesi ile sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla alan araçlara kapalı, sadece yaya geçişlerine uygun olarak düzenlenmiştir. Efes Caddesi Portikosu, Geç Hellenistik-Erken İmparatorluk Dönemi’nden MS 6. yy’ın ikinci yarısı ile 7. yy başına (MS 565-612) kadar sürekli kullanılmıştır. Kent terk edildikten sonra alandaki bloklar, Yörüklerin geçici çadır kurması ve ocak oluşturmaları için düzenlenerek kullanılmıştır (18. yy-1980).
|
TRAIAN NYMPHAEUMU
Traian Nymphaeumu, Stadyum Caddesi Batı Portiği’nin güney ucunda ortaya çıkartılmış olup cadde ve buna bağlı olan portiği güney uçta sınırlandırmaktadır. Anıtsal çeşme tek katlı haraketli cephe düzenlemesine sahip olup cephenin önüne yapılan geniş meydan ile birlikte tasarlanmış bir yapıdır. Dışta dikdörtgen planlı çeşme MS 1. yy’ın sonunda Roma İmparatorluğu’nda yaygın bir şekilde yapılmaya başlanan içte apsidal havuz ve sütunlu galerinin hareketlendirdiği bir cepheye sahiptir. Anıtsal Nymphaeum yapısında, önde iki yanda dört adet granit ve sekiz adet mermer sütunlu ve alınlıklı cephesi ile hem Roma İmparatorluğu’nun hem de Laodikeia’nın gücü politik propaganda olarak halka sergilenmiştir. Meydana bakan cephenin doğu kanadında açığa çıkartılan su yasası, kentteki su kullanımı, temizliği, hattın korunması, dağıtımı, denetleyen görevlilerin özelliği ile ilgili ve kurallara uymayanlara verilecek ceza ve yasaklar hakkında önemli bilgiler vermesinin yanı sıra anıtsal çeşmenin İmparator Traian Dönemi’nde (MS 98-117) MS 113-114 yıllarında inşa edildiğini de göstermektedir. Çeşmenin ana cephede tapınak alınlığı şeklinde düzenlenen ve diğerlerine göre daha yüksek olan iki sütunun taşıdığı alınlık içinde İmparator Traian ve Daker (Dacia) esirden oluşan grup heykel yapının önemini ortaya koymaktadır. Diğer taraftan çeşmenin kuzey tarafından su sağlanmış, Stadyum Caddesi Batı Portiği güney bitişinde kemerli bir havuz, doğu ve batı yanında biri dikdörtgen planlı olmak üzere üç yana su verilmiştir. Ana havuz ise güney önde meydana bakan kısma su sağlamıştır.
Anıtsal çeşme yapısı MS 4. yy’da Hıristiyanlığın serbest bırakılmasına (MS 313) bağlı olarak bir müddet daha kullanılmış olduğu parapetlerine kazınan haçlardan anlaşılmaktadır. Meydanın önemli oluşu ve MS 5. yy itibarı ile meydanın güneyinde yönetici binası ve meydanın iki yanında resmi ofislerin yapılmasına bağlı olarak apsidal havuz oturma amaçlı eksedraya dönüştürülmüştür. Bu safhada doğu yandaki dikdörtgen havuz büyütülmüş, güneybatı yanda iki küçük havuz yapılmış ve ayrıca kuzeyde değişik yönlere su sağlayan künk sistemleri döşenerek küçük su terminali meydana getirilmiştir. Bu kullanımda İmparator Traian ve esirden oluşan heykel grubu; Hıristiyanlığı serbest bırakan Büyük Constantinus’a benzetildiğinden dolayı eksedra da sergilenmeye devam edilmiştir. Eksedra, MS 494 yılında yaşanan depremle birlikte arka cephesindeki sütunlu galerinin yapı içine yıkılması sonucu tamamen işlevini kaybetmiştir.
![]() | ![]() | ![]() |
|
TRAIAN NYMPHAEUMU MEYDANI
Dikdörtgen planlı Traian Nymphaeumu Meydanı’nı doğuda Stadyum Caddesi, batıda Efes caddesi ve Batı Agoraya ulaşan Cadde, kuzeyinde Traian Nymphaeumu sınırlandırmakta olup güney tarafında Atriumlu Yönetici Binası yer alır. Traian Nymphaeumu Meydanı, Traian Nymphaeumu ile birlikte MS 114 yılları arasında planlanan özel bir alandır. Meydan İmparatorluk Dönemi ve Geç antik Çağ’da Laodikeia’nın gücünü, zenginliğini ve ihtişamını sergilemesi bakımından önemlidir. Özellikle Geç Antik Çağ’da Traian anıtsal çeşmesinin oturma amaçlı eksedraya dönüştürülmesi, traverten olan tabanın üzerine mermer ikinci taban yapılması ve meydanı çevreleyen batı ve doğu galerilerde yönetici heykellerinin bulunması, meydanın kent içindeki önemini ortaya koymaktadır. Roma İmparatorluk döneminde ayrıntılı su yasasının çeşme önüne herkesin göreceği şekilde yazılması da bu dönemde meydanın önemini ortaya koymaktadır. Çünkü bu meydan batıdan doğuya, kuzeyden güneye önemli yapılara ulaşımı sağlayan Laodikeia kent planlaması içerisinde ilk kez tespit edilen hareketli bir alandır.
|
TRAIAN NYMPHAEUMU MEYDANI BATI CADDE
Batı Caddesi, Traian Nymphaeumu ve Meydanı’nın kuzeybatı köşesinden devam etmekte olup ızgara planlı kent sisteminin dışında, çaprazında yer alan Güneydoğu Sokak ile birlikte, kentin merkezinden kenarlara doğru eğimli, yüksekçe bir tepe üzerinde kurulmuş olmasından kaynaklanan mimari bir zorunluluk olarak planlanmıştır. Traian Nymphaeumu Batı Caddesi, Batı Hamamı, Batı Agorası ve Efes Caddesi’ne ulaşan ana güzergâh üzerinde olup meydan ve çevresindeki yapılar ile kentin batı bölümünde yer alan bu yapılarla bağlantıyı sağlamaktadır. Kazı çalışmaları ile caddenin 14.50 m’lik bölümü açığa çıkartılmıştır. Cadde genişliği kuzey ve güney portikleriyle birlikte 13.40 m ölçüsünde olup portik gerisinde dükkân sıraları yer almaktadır. Meydandan caddeye geçiş tak şeklinde kemerli bir kapı ile verilmiştir. Geç dönemde Batı Caddesi’ne açılan kemerli kapının batı ayak kenarına bir çeşme yapılmıştır. Tamamen devşirme mimari bloklarla yapılan caddede Portiklerin üzeri sundurma çatılı olup tabanda ise kanalizasyon sistemi vardır. Kentte yaşanan depremlerin etkisiyle portik sütunları kuzey yöne, cadde tabanı üzerine yıkılmış ve kanalizasyon sisteminde çökmeler oluşmuştur. Kazı verilerine göre MS 4. yy’ın ikinci yarısı ile MS 5. yy’a tarihlendirilen Batı Cadde MS 494 depremi ile yıkılmış, kanalizasyon sistemi tamamen hasar görmüştür. Kentin küçülmesine yol açan bu depremin ardından Batı Cadde’nin kullanımı sona ermiş olmalıdır.
|
TRAIAN NYMPHAEUMU MEYDANI DOĞU MEKÂN
Traian Nymphaeumu Meydanı’nın doğusunda, Doğu Sokağın ise güneyinde yer alan mekân, dıştan dışa 20x6 m, içten içe 19x4.60 m ölçülerinde olup güneybatısındaki Atriumlu Yönetici Binası ile bağlantılı resmi işlerin takip edildiği ve görüldüğü bir ofis olarak inşa edilmiş olmalıdır. Üzeri sundurma çatı ile kapatılan mekânın kuzey, güney ve doğu cepheleri düzgün kesilmiş traverten bloklar, devşirme mermer mimari bloklar, çay taşı ve tuğla örgülü duvarla sınırlandırılmıştır. Doğu mekânın tabanı mozaik kaplama olup doğu duvarının kuzeyindeki kapı girişinin güney yanında mermer yönetici heykeli ele geçirilmiştir. MS 5. yy’a tarihlendirilen heykel, duvar dibinde kuzey-güney doğrultulu ve yüzüstü şekilde yerleştirilmiş olup olasılıkla burada geç dönemde oturma bankı olarak kullanılmıştır. Ayrıca mekânda duvar diplerinde yer alan oturma sekilerinin yanı sıra yine seki olarak kullanılan yazıtlı bir arşitrav bloğu da vardır. Traian Nymphaeumu Meydanı Doğu Mekân MS 4.-6. yy’da aktif olarak kullanılmıştır.
|
TRAIAN NYMPHAEUMU MEYDANI DOĞU SOKAK
Laodikeia Antik Kenti’nin ana caddelerinden biri olan ve kuzey-güney doğrultulu uzanan Stadyum Caddesi’nin güney sonunda yer alan Doğu Sokak, Traian Nymphaeumu Meydanı’ndan doğu yöne uzanmakta olup kuzey-güney yönde Stadyuma ulaşım sağlayan Güney Agora Sokağı ile birleşerek, Bouleuterion, Stadyum, Güney Agora ve Güney Hamam-Gymnasium Kompleksi’ne bağlantı sağlayan ana akslardan birisidir. Doğu Sokağa giriş mevcutta karşılıklı duran iki mermer ayak üzerindeki kemerli bir geçiş ile sağlanmaktadır. Sokağın batı sınırında, kuzey ve güney duvarının hemen önünde yer alan kemerli geçiş, Traian Nymphaeumu, Batı Caddesi’nde olduğu gibi bu sokakta da aynı şekilde uygulanmış olup dikdörtgen planlı meydandan Doğu Sokak ve Batı Caddesi’ne kemerli geçişlerle anıtsallık kazandırılmıştır. Portik ya da kaldırım sisteminin uygulanmadığı sokağın güney ve kuzey sınırında dükkân sıraları ve resmi ofisler yer almaktadır. Ayrıca geç dönem kullanımında sokağın güney duvarında bir işlik yapılmıştır. Alanda yapılan tarımsal faaliyetlerden dolayı yoğun tahribata uğrayan duvarlar traverten, tuğla, devşirme mermer mimari bloklar (sütun tamburu, Dor sütun başlığı, geison) ve çay taşlarının araları kireç harçlı olarak örülerek yapılmış olup bunlar sokağın son kullanım evresine aittir. Kazı çalışmalarıyla sokağın 95 m’si açığa çıkartılmış olup sokak üzerinde hippodamik kent planlanmasına göre 41 m aralıklarla kesişen ara sokaklar tespit edilmiştir. Doğu sokak MS 4. yy’dan MS 7. yy’a kadar kullanılmıştır.
|
GÜNEY AGORA SOKAĞI
Traian Nymphaeumu Meydanı Doğu Sokağın batı girişinden itibaren doğuya doğru iki insula sonra 87. m’de bu sokakla kesişen Güney Agora Sokağı hippodamik kent planlamasında, Stadyum Caddesi’nden ayrılarak II. Su Dağıtım Terminali ve çeşmesine ulaşımı sağlayan caddeyle bağlantılı olarak Güney Agorası’na uzanmakta ve Stadyuma kadar kesintisiz ulaşımı sağlamaktadır. Kuzey-güney doğrultulu uzanan Güney Agora Sokağı’nın, Doğu Sokağı bitiş köşesinden itibaren güneye doğru 72 m’si açığa çıkartılmıştır. Sokak 4.80 m genişliğinde olup iki yanında sokaktan girişleri olan sivil konutlar sıralanmıştır. Sokak ortasında güneye uzanan üstü traverten blok döşemeli kanalizasyon sistemi yer yer MS 494 depreminin etkisiyle çökmüştür. Bu nedenle sokak tabanı son kullanım evresinde sıkıştırılmış kireç harçla tekrar düzenlenmiştir. Portik sisteminin uygulanmadığı Güney Agora Sokağı’nın 40.-52. metreleri arasında karşılıklı olarak duvarlara dayandırılan in situ altı adet travertenden yapılan dikdörtgen kesitli payanda desteği ile yıkılmış olan tuğla kemerler ve üst örtüye ait kiremitler ortaya çıkartılmıştır. Sokağın kuzey ve güney sınırlarına, karşılıklı yerleştirilen paye ayaklarının üzerine kemer, kemerlerin üzerine de kırma çatı yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu sistemle stadyuma ulaşan sokağın bu bölümünde insanların yazın güneşten, kışın ise yağmurdan korunmaları sağlanmış olmalıdır. Sokak MS 1. yy’dan 7. yy başına kadar kesintisiz olarak kullanılmıştır.
|
ATRİUMLU YÖNETİCİ BİNASI
Yapı, Traian Nymphaeumu’nun karşı cephesinde, Traian Nymphaeumu Meydanı’nı güney yönde sınırlandıracak şekilde konumlandırılmıştır. Üç yönden ulaşımın sağlandığı meydan üzerinde yer alan yapı, kentin ileri gelen üst düzey yöneticilerinin heykellerinin sergilendiği, siyasi nitelikli bir kamu binasının birimidir. Kuzey tarafı meydana bakan ortasında dikdörtgen bir havuzun yer aldığı ve etrafı sütunlarla çevrilen koridorun olduğu, tabanına geometrik ve bitkisel desenli mozaiklerin döşendiği, atriumlu bölümün batısında ve güneyinde yönetim büroları yer alır. Yapıda gerçekleştirilen çalışmalar, atrium ve ona bağlı 5 mekânın, Laodikeia’nın ikinci parlak dönemini yaşadığı süreçte inşa edildiğini ve yoğun bir şekilde kullanıldığını göstermiştir. Bunu yapı içinde ve meydanda ortaya çıkartılan yazıtlı yönetici heykelleri de desteklemektedir. Meydana ulaşan ana caddeler ve meydan ile çevresindeki önemli yapıların merkezinde konumlanan yapı, kentin siyasi anlamda kalbinin attığı bir güzergâh üzerinde, kentin yöneticileri tarafından MS 4. yy’ın ilk yarısından MS 494 yılında yaşanan yıkıcı depreme kadar kullanılmıştır.
![]() ![]() ![]() |